Turizm Sektörü Duyarlılık Araştırması Raporu

Türkiye'den 59 ve Avrupa'dan 147 olmak üzere toplam 206 turizm ve konaklama sektörü üst düzey yöneticisinin verdiği yanıtlara dayanarak, COVID-19'un turizm ve konaklama sektörü üzerindeki etkisini tespit etmeye yardımcı olmak için hazırlanan araştırma sonuçları yayınlandı.

Deloitte tarafından hazırlanan raporda yer alan araştırma sonuçları, Türkiye’den 59 ve Avrupa’dan 147 olmak üzere toplam 206 turizm ve konaklama sektörü üst düzey yöneticisinin Nisan 2020’de verdiği yanıtlarına dayanıyor.

Rapora göre; Türkiye’deki katılımcıların %76’sı, Avrupa’daki katılımcıların %92’si salgının sektörde yaratacağı kesintinin yaz aylarında da süreceğini ve sektörün faaliyetine ancak 4 ay ve üzerinde bir süre sonra başlayabileceğini düşünüyor. Bunun yanında, Türkiye’de sonbaharda da sektördeki kesintinin süreceğini ve yaz tatil sezonunun kesinti ile kapanacağını düşünenlerin toplam oranı %51 seviyesinde.

Salgın kontrol altına alındıktan sonra, Avrupa’daki katılımcıların %65’i, Türkiye’deki katılımcıların %41’i sektörün normal seyrine dönmesinin 12 aydan daha uzun süreceğini düşünüyor. Avrupa’ya kıyasla Türkiye’deki yöneticiler sektörün Türkiye’de daha hızlı toparlanmasını bekliyor.

Hem Türkiye’de, hem Avrupa’da, mevcut durumda, sektörde en önemli 3 öncelik nakit akış yönetimi, iş gücü sağlığı ve güvenliği ve finansman seçenekleri olarak yer almış durumda. Türkiye’deki yöneticilerimiz, uzaktan çalışma olanaklarının geliştirilmesini biraz daha ön plana almaya ihtiyaç duyuyor.

Türkiye’de sektör yöneticilerinin çok önemli bir bölümü, küresel salgın nedeniyle sektördeki bu kesintiye yönelik daha geniş kapsamlı devlet desteğinin sağlanmasını, sektörün ve işletmelerin sürekliliğini korumak için daha hızlı adımlar atılmasını bekliyor.

Türkiye’deki sektör yöneticileri açısından en öncelikli iki destek alanı personel yönetimi tarafında sektör çalışanları için sağlanan ücret desteğinin iyileştirilmesinin, ve finansman sorunlarının çözümü konusunda hibe şeklinde mali yardım ve borçların daha uzun sürelerde ertelenmesi. Bunun yanında, hem turizm çeşitliliği açısından hem de vergisel yapılanmaya yönelik çalışmalara yönelik devlet desteği ihtiyacına da dikkat çekiliyor.