Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamalarını paylaşıyoruz.

"Turizmin insanlığın tarihi kadar eski bir geçmişi vardır. Turizmin bir sektör haline gelmesi geçtiğimiz yüzyılda ortaya çıkmıştır.

Bugün artık doğrudan ve dolaylı etkileri ile dünya ekonomisine büyük katkısı olan bir sektörden bahsediyoruz.

Suriye ve Irak merkezli olarak bölgemizde yaşanan gelişmelerle ülkemizdeki terör eylemleri ve darbe girişimi turizmimizi etkilemiştir. Bu yılın ilk 8 ayında 22 milyonu yakalamamız bizler için umut vesilesidir. Demek ki olumlu istikamette gelişiyoruz

Sektörün yaşadığı günleri geride bırakmaya başladık. Yaşanan olumsuzlukları telafi etmek için uygulanan düşük fiyat politikasının önemi büyük. Turizmde artık yükseliş dönemidir. Devletimiz sektörün yanındadır. Türkiye`nin potansiyeli öyle büyüktür ki kaybettiğimiz pazarların katbekat büyükleri bir el uzatımı mesafede bizleri beklemektedir.

Ocak- Eylül döneminde turist sayısı yüzde 28.71 artışla 26 milyon oldu.

``Gelin tanış olalım işi kolay kılalım sevelim sevilelim.Dünya kimseye kalmaz``

Suriye ve Irak merkezli olarak bölgemizde yaşanan gelişmelerle ülkemizdeki terör eylemleri ve darbe girişimi turizmimizi etkilemiştir. Bu yılın ilk 8 ayında 22 milyonu yakalamamız bizler için umut vesilesidir. Demek ki olumlu istikamette gelişiyoruz

Sektörün yaşadığı günleri geride bırakmaya başladık. Yaşanan olumsuzlukları telafi etmek için uygulanan düşük fiyat politikasının önemi büyük. Turizmde artık yükseliş dönemidir.

Devletimiz sektörün yanındadır.

Türkiye`nin potansiyeli öyle büyüktür ki kaybettiğimiz pazarların katbekat büyükleri bir el uzatımı mesafede bizleri beklemektedir.

Gastronomi turizmi adı giderek daha fazla anılan bir turizm çeşidi. İnanç turizmi vve sağlık turizmi gibi alanların daha geliştiğini görüyoruz. İnsanlar artık gittikleri yerlerde hayatın her alanına ulaşmak istiyor. İnsanlar unutulmaz hatıralar da biriktirmek istiyor.

Elbette bu büyük bir değişimdir. Şayet doğru şekilde değerlendirebilirsek en karlı çıkacak ülke de biziz. Dünyada başka hangi ülkede, ülkemiz kadar zengin mutfak kültürü olabilir?

Yeryüzünün hangi köşesinde bu denli köklü ve farklı medeniyetlerin izleri sürülebilir. Bizimle aşık atabilecek, kaç ülke bulunabilir?

Bizim ülkemize gelen her misafirimize bu konuda da gösterebileceğimiz çok örneğimiz, tecrübemiz var. Kapısını çalan kişiye, rengine, diline, kıyafetine bakmazsızın Tanrı misafiri gözü ile bakan milletiz biz. Milletimiz için Tanrı misafiri, sofrasında ne varsa bölüşebileceği, gerekiyorsa altına döşek sereceği kişi demektir.

Kapısına gelene ters bakan millet değiliz biz.

Milletimiz için tanrı misafiri sofrasında ne varsa bölüşebileceği, çayını, ayranını içirmeden gönderemeyeceği kişi demektir. Kapısına gelene ters bakan bir millet değiliz biz. Türk örfünü adetini sunduk, sunmaya da devam edeceğiz.

Turistlere ülkemizin güzellikleri yanında insanımızın manevi derinliğini gösterdiğimizde sadece para değil dost kazanmış oluruz. Eğer gönlünü kazandığımız insanlarla gök kubbede hoş bir seda bırakabiliyorsak ne mutlu bize. Türkiye`nin bir açıkhava müzesi olması ile övünmek hakkımızdır. Ama asıl önemli olan bu zenginliği değerlendirebilmektir.

Örneğin Gaziantep gastronomi alanında UNESCO`ya katılmıştır. Şanlıurfa`nın müzik alanında yaptığı başvuru kabul edilmiştir.

Türizm de ülkeler arasındaki ilişkilerde gerektiğinde bir silah olarak kullanılabilir. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızı gönüllü turizm elçisi ilan ediyorum. Geçtiğimiz yıl başlattığımız komşunu al tatile gel kampanyası başlatmıştık.

Almanya`daki seçim sürecinde tüm algı kampanyasına rağmen Almanya`dan gelen turist sayısı yüksek oldu.

Yeni dönemde mevcut pazarları geliştirirsek Çin başta olmak üzere Hindistan Güney Amerika gibi yeni alanlara ağırlık vermeliyiz.

Burada bir müjde vermek istiyorum. Külliye`deki bu salon 2 bin kişilik İstanbul`da AKM`nin olduğu yeri yıkıyoruz oraya daha büyüğünü çok farklı çok modern bir mimariyle Pazartesi günü lansmanını yapacağım ve 2019`un sonuna kadar biz opera binasını kazandırmış olacağız.

İstanbul`a hayırlı olsun.``